Ana içeriğe atla

Blacksad: Gölgelerin Arasında Bir Yerde

 John Diaz Canales tarafından yazılmış ve Juanjo Guardino tarafından çizilmiş Blacksad adlı çizgiroman Türkiye'de de çizgiroman okurları tarafından büyük bir ilgi gördü. Öyle ki bu çizgiroman'ın başka bir baskısı çıkmadığı için bu süreçte fiyatının beş katına internet üzerinde satan insanlar mevcut. John Blacksad, hikayemizin ana karakteri pardesülü ve yakışıklı bir kedi-dedektif. Kıyafetleri ve tipiyle eski Amerikan filmlerindeki sert detektif, polis tiplemelerini hatırlatıyor.

 Bu hikayede bir çok hayvan ve hayvan ırkları normal insan biçiminde tasvir edilerek yeni bir dünya yaratılmış ve bu yeni dünya da bizim dünyamıza epey bir benziyor; Hırsızlık, Cinayet, Irkçılık... Ancak bu sadece benzerlikle kalmıyor ve farklı bir düşünceyle bu dünya John Blacksad'in kafasındaki bir hayalden ibaret olduğunu da düşünebiliriz. Öyle ki birinci bölümün sonunda şu monolog yer alır: "Artık böylesi bir dünyanın mahkumu olmuştum. Kodamanların yoksulları kemirdiği, İnsanların hayvanlar gibi davrandığı bir orman. Hayatın en karanlık köşesindeki yollardan birinde yürümeye koyulmuştum..." Bu ilk hikayede (Gölgeler arasında bir yerde) Blacksad'in karakterini daha iyi tanıdığımızı söyleyebiliriz. Gelecek hikayeler için bir nevi tanışma bölümü. Ayrıca diğer hikayelerdeki gibi de kendi karizmasından da eksik kalmıyor.

 Hikayenin sizi kendine çekeceğine hiç şüphe yok, ancak bununla beraber çizimler, kullanılan sahneler, renkler, anatomi, ışık ve açılar gerçekten çizgiromanı daha da kusursuz hale getirmiş durumda. Her bir karesi teker teker izlenip zevk alınacak bir kalitede.

 Bir çizgiroman ne kadar kendine çekebilir? İyi bir çizgiroman için mutlaka müthiş çizim ya da kusursuz bir hikaye örgüsü gerekmediğini biliyoruz fakat bazı çizgiromanlar vardır ki hayran kalırsınız, tekrar incelersiniz, tekrar okur ve izlersiniz. İşte Blacksad'in de bu çizgiromanlardan biri olduğuna inanıyorum.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

KEMİK!

Aylık mizah dergileri arasında Kemik dergisi hakkında söylenecek çok şey olduğunu ve Türkiye'deki mizah dergilerinin çizgisiz ve değişik mizahın son dergilerinden biri olduğuna inanıyorum. Aynı zamanda bu dergiye karşı büyük bir özlem içindeyim. Bu yüzden dergideki bir çok isim ve köşeden az az bahsedip dergiyi anlatmak istiyorum. İlk başta Lombak kıyağı olarak cep boyutunda Lombak dergisinin arasında çıkmaya başlamıştı. Bu sebeple bu macerayı anlatmadan önce Lombak dergisine değinmekte fayda var. Lombak dergisi o dönemde de öncesinde ve sonrasında da bence çok iyi başarıya sahipti. Usta çizerlerle bezeli dergide her çizer aylık 3 ila 8 sayfa arası hikaye-çizim yapıyordu. Lombak sabahlamalarında öldüklerinden bahsediyorlardı bazen(Ersin Karabulut'un eski siyah beyaz sandık içi sayfalarında bahsettiği otobüste ayakta uyuma travması gibi). Bu emekle beraber ortaya çıkan hikayeler umuyorum ki bir çok insan için unutulmaz ve efsane olmuştur. Aynı L-manyak efsanesi gibi. Ki Lomb...

Tilki Vezir (Iznogoud)

 Fransız yapımı Tilki Vezir adlı çizgi roman Rene Goscinny ve Jean Tabary tarafından hazırlanmış sonrasında çizgi filmi ve filmi çekilmiş bir eser. Orjinal adı Iznogoud(isnogud) olan çizgi romanın Tilki Vezir ismini Yalvaç Ural vermiş ve Türkiye'de genelde bu isimle tanınmıştır. Bundan öncesinde "Aşağılık baş vezir saksağan paşa" ismi ile birkaç dergide yayınlanmış ancak çevirisi kime ait bilinmiyor (ya da ben bulamadım)  Herkesin aklında yer eden "Je veux être calife à la place du calife" "Halife üstüne halife olacağım!" şeklinde bağırması olmuştur. Sinirlendiği zaman bize Joe Dalton'u da anımsatır.  Çizgi roman Türkiye'de ilk olarak 1980'lerde Hürriyet Çocuk'ta çıkmış, ancak tam hikayeleri 2001-2002 yılında ardı sıra Miço dergisinde yayınlanmıştır. Çizgi Filmi de 1990'larda Show TV üzerinde gösterilmiş. Milliyet Çocuk dergisinin belki de en iyi tarafı bazı iyi Fransız ve avrupa yapımı çizgi romanların türkçeye çevirip parça ...

Afacan Louie

 Türkiye'de Afacan Loiue adında ilk defa Fox Kids (sonrasında Jetix, öncesinde maxi) kanalında yayınlanarak bizim anılarımıza yer edinmişti. Louie 'nin hikayesine yakından baktığımızda ise hem biraz gerçek bir hikaye hem de komedi gösterisine hazırlanmış eğlenceli espriler bulabiliyoruz. Louie Anderson isimli kahramanımız internet üzerinde paylaşımlar bulunmakta ve yine bize hayatıyla ilgili ilginç anılar ve bizim de onun hayatını ne kadar yakından paylaştığımıza dair fotoğraflar paylaşmakta. Son olarak paylaştığı fotoğraftaki kişi ise gerçek Andy Anderson:  Hikayeyi bilmeyenler için aydınlatmak gerekirse Louie sekiz yaşında ABD'nin Wisconsin eyaletinde bizim sadece TV üzerinden edindiğimiz tipik amerikan aile kültüründe huysuz gazi bir baba ve tatlı bir anne ile yaşayan çocuktur. Babasının "Bunu duydum!" lafı ve esprileri çizgi filmin çoğunu oluşturuyor. Babası sinirli, huysuz, aksi birisi olarak hikayeye renk katıyor her zaman. Bir bölümde ailece uçan balon...